"Soğuk Savaş" isimli sosyal medya hesaplarında yayımlanan programda Hz. Muhammed ile alakalı halkı tahrik edici ve nefret söylemine yönlendirici nitelikte paylaşımlar yapıldığı gerekçesiyle haklarında dava açılan tutuklu sanıklar Boğaç Soydemir ve Enes Akgündüz, 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.
İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Boğaç Soydemir ve Enes Akgündüz, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.
Sanıkların avukatları ise duruşma salonunda hazır bulundu.
Söz alan Soydemir'in avukatı Ali Rıza Dizdar, müvekkiline sosyal medyadan özür mesajı yazıp yazmadığını ve "milf" kelimesini neden kullandığını sordu.
Sanık Soydemir ise özür mesajı yayınladığını, önceden o kelimeyi bir stüdyoda gördüğünü ve "milf" isimli kokteyl içki aklına geldiği için söylediğini savundu.
Mütalaaya karşı savunma yapan Soydemir, "Ben sözün bir hadis olduğunu bilmiyordum. Bunu öğrendiğimde videoyu yayından kaldırdım. Şahsi hesaplarımdan da özür mesajı yayınladım. Programın doğal akışından dolayı öncesinde ve sonrasında planlı ve kasıtlı bir durum yoktur. Tahliyemi ve beraatımı istiyorum." ifadelerini kullandı.
Sanık Akgündüz ise işlemediği bir suçtan 32 gündür tutuklu olduğunu anlattı.
Sözün Hz. Muhammed'in Hadis-i Şerif'i olduğunu bilmediğini öne süren Akgündüz, bilse aynı tepkiyi vermeyeceğini ve videoyu yayınlatmayacağını belirtti.
Akgündüz, Müslüman olduğunu, diniyle alay edecek bir şey yapacak biri olmadığını ifade ederek, "Orada tamamen programın formatı gereği güldüm, soruyu anlamadım bile. Önce Allah'a, sonra adaletinize sığınarak tahliyemi ve beraatımı talep ederim." dedi.
Kararını açıklayan hakim sanıklar Boğaç Soydemir ve Enes Akgündüz'ü "basın ve yayın yoluyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçundan 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı.
Ayrı ayrı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar veren mahkeme, sanıkların tutuklulukta geçirdikleri süreyi dikkate alarak tahliyelerine hükmetti.
- İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, programa ilişkin İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü Kamu Güvenliği Büro Amirliği tarafından hazırlanan video çözüm raporuna yer verilmişti.
İddianamede, ifadesine yer verilen şüpheli Enes Akgündüz'ün programın ana temasının gülmek ve güldürmek olduğunu belirttiği ifade edilmişti.
Kendisine sorulan soruda Hz. Muhammed'in Hadis-i Şerif'i olduğunu bilmediğini savunan Akgündüz'ün "Programa katıldığımda ilk kez böyle bir şeye dahil olduğum için çok heyecanlıydım ve stres altındaydım. Program boyunca çevremdekiler bana sakin kalmam yönünde telkinlerde bulundular. Ben muhafazakar bir ailede yetiştim. Ben de ailem gibi muhafazakar bir düşünceye sahip insan oldum. O anki heyecan durumuyla soruyu ve sorunun ne anlama geldiğini anlayamadım. Anlayamadığım için de bir cevap veremedim. Ben soruyu kesinlikle anlamadım. Anlamış olsam zaten tepki gösterir ve bu görüntülerin yayınlanmasına kesinlikle izin vermezdim. Karşı tarafın bana yöneltmiş olduğu soru karşısında bir cevap veremediğim için suçlu olmayı kabul etmiyorum." şeklindeki ifadesi iddianamede yer almıştı.
İddianamede, ifadesi yer alan şüpheli Boğaç Soydemir ise "Bahsi geçen sözün bir hadis olduğu bilmiyordum, arkadaşlardan duydum. Normal söylenen bir söz olarak biliyordum. Hiçbir şekilde din hakkında ya da Peygamber Efendimiz hakkında rencide edici bir şey söyleme niyetim yoktur." demişti.
Soruşturma konusu video içeriğinin halkın din bakımından farklı özelliklere sahip bir kesiminin diğer kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa, ayrımcılığı gerektirecek nefrete yönlendirici nitelikte olduğu belirtilen iddianamede, içeriğin medya ve basın yayın organlarında yayınlanmasının akabinde tahrik edilen gruplarca yazılı ve sosyal mecralarda yorumlarla paylaşılarak medyada gündem oluşturduğu, böylelikle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin meydana geldiğinin değerlendirildiği kaydedilmişti.
Şüphelilerin, "basın ve yayın yoluyla halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" suçundan 1,5 yıldan 4,5'ar yıla kadar hapsi talep edilmişti.

