Kütüphanemiz henüz açılmadığı için rahat rahat, sesli sedalı konuşabiliyoruz. Albüm biraz gecikti doğru, benim oyunculuk yanımın da bu gecikmede payı var. Tiyatro, müzikal, sinema, dizi, televizyon programı üzerine bir de “Kuzey” gelince bunların hepsi benim konsantrasyonumu aldı götürdü. Dolayısı ile benim kendimi toparlayıp tekrar bir albüm sürecine girmem, bir üretim sürecine girmem çok uzun sürdü. Sonra bir farkına vardık ki yaz geliyor. Yaz gelirken albümün yetişmeyeceğini fark edince. En azından hazır olan ve benim çok sevdiğim bu iki şarkıyı dinleyiciler ile paylaştık. Yani gecikme tamamen bizim yüzümüzden. Çok fazla talep vardı ve kimle konuşsam, kendi sitemde www.emrealtug.com.tr de sevenlerim de bundan muzdaripleridi ve bu yaz benim dinleyicilerime bir şey sunmam şart oldu. Biz de bu iki şarkıyı kaydettik ve onların re-mixlerini de hazırlayarak 4 şarkıdan oluşan bir double single şeklinde yayınladık.
SEVENLERİNİZ ALBÜM KADAR, KONSER TAKVİMİNİZİ AÇIKLAMANIZI DA MERAKLA BEKLİYORLAR !
Tabiki konserler olacak. 16 Haziran’da başlıyoruz ben kendime o zamana kadarki süreyi promosyon süresi olarak ayırdım. 16 Manisa’da Celal Bayar Üniversitesinde başlıyoruz ve ondan sonra da bütün yaz boyunca konserlerimiz devam edecek. Üniversite festivallerini kaçırdık özellikle üniversitelerde yapılan şenliklerde yer almak benim için ayrı bir önem taşıyor. Açıkçası ben en çok bunun için üzgünüm. O dönemde biz stüdyodaydık ve bu konserlerin angajmanları çok daha önceden yapıldığı için biz yetişemedik.. Umuyorum bu yaz boyunca yapacağımız konserlerle ve yaz sonu Eylül Ekim gibi üniversitelerin açılış konserlerinde oradaki arkadaşlarımız ile birlikte olacağız diye düşünüyoruz. Bunu telafi edeceğiz.
PEKİ SÜREGELEN KONSERLERDE SEVENLERİNİZLE ALBÜM İÇİN HAZIRLADIĞINI PARÇALARI DA PAYLŞAMAYI DÜŞÜNÜYOR MUSUNUZ ?
Olabilir. Şöyle söyleyeyim benim albüm çalışmam devam ediyor. Yaz sonunu hedefledim çıkarmak için ama buradan sizin aracılığını ile dinleyiciler ile bir şey paylaşayım. Eğer bu double single dinleyiciler tarafından rağbet görürse bir albüm çıkarmak yerine şarkıları dinleyiciler ile single’ lar halinde paylaşabilirim. Bunun benim için şöyle de bir avantajı var, 10 şarkılık bir albüm yapıyorum ve o 10 şarkının 5 ine şarkı çekebiliyoruz ve ben diğer 5 şarkı içinde üzülmekten kendimi alamıyorum çünkü ben bugüne kadar albümlerime önemsemediğim bir şarkı koymadım. Dışarıdan dahi almış olsam hep önemsediğim parçalara yer verdim albümlerimde. Klip çekemediğimiz zaman o şarkılar adına üzülüyorum. Eğer ikiler ikişer çıkarırsak böylece her biri kliplenmiş olur. Şimdi “Çifte Kavrulmuş” a klip çektik yaz ortasında da “Sev Diyemem” bir klip çekeceğiz. Bu arada da yapmak istediğim bir şey daha var, “Çifte Kavrulmuş” un yayınlanmaya başlamasının ardından “Çifte Kavrulmuş” un re-mix versiyonu için de, o çektiğimiz görüntülerden onu da kliplendirmek düşüncem var kafamda çünkü biz sevgili yönetmenim Murat Onbul ile montajdan evvel konuştuğumuzda klip için çekilmiş 4 buçuk 5 saatlik görüntü vardı elinde. Bu kadar görüntüden şarkı için bir klip daha .çıkar diye düşünüyorum.
KLİBİN DETAYLARINI KONUŞABİLİR MİYİZ BİRAZ ?
Çok da keyifli bir hikayesi vardı klibin. Onu anlatayım. Üç koldan ilerleyen bir hikaye. Bir hikaye 11 ve 12 yaşlarında bir kız ve erkek arkadaş hem şarkı ile eğlendikleri hem de birbirleri ile paylaştıkları arkadaşlıklarını anlatıyor. Sonrasında 20’li yaşlar grubu var bunun için özellikle dansçı arkadaşlarımızı çektik ve bütün çekimlerde tüm anları bir modern dans kareografisi düzeyinde canlandırmalarını istedik. Bir de benim olduğum planlar, gitar çalıp şarkımı söylerken çekilen aşamalar var. Biz sevgili Murat Onbul ile buluştuğumuzda o kendi aklındakini ben kendi aklımdakini koydum ortaya ve dolayısı ile böyle bir mix çıktı.
SINGLE ŞARKILARINI NASIL SEÇTİNİZ ?
Albüm hazırlık aşamasında ilk Soner Sarıkabadayı ile buluştuğumuzda Soner bana bir parça dinletti. Bern o parçaya biraz mırın kırın ettim fakat bir besteci ve söz yazarına bunu söylemek, ben de bir besteci ve söz yazarı olduğum için, ancak bu sohbetin arasında bir iki hafta sokarak sağlanabildi. O da aynı şeyleri hissediyordu aslında ama bir iki hafta sonra bu kez o mırın kırın etmeye başladı. Konuştuğumuzda ben dedim ki galiba sen bu şarkıyı bir başkasına verdin. O da “evet” dedi. O zaman bu harika dedim çünkü bu bana özel bir parça yapacaksın demektir dedim. O da “Çifte Kavrulmuş” bana özel yazdı. Benim içimden çıkmış bir parça olmasını istedim ve bunu ben bile böyle algıladım. Bunu tamamen içgüdüsel olarak yaptığını düşünüyorum, “Çifte Kavrulmuş”un İbret-i Alem ile bir yapı benzerliği var. Melodik ya da söz anlamında değil havası açısından. Rahat buldum ben ve bu şarkıyı çok daha iyi sindirmemi sağladı. En son dinlediğimde de çok etkilendim.
“SEV DİYEMEM”İ NASIL SEÇTİNİZ ?
İkinci şarkımız “Sev Diyemem” de benim söz yazarı ve besteci ve aynı zamanda da müzisyen arkadaşım Gülşah Tütüncü var. Aynı zamanda Mustafa Ceceli’nin “Hastalıkta Sağlıkta.” şarkısının bestecisi söz yazarı. Gülşah bana çok sayıda parça dinletti ve ben 6- 7 tanesini eve götürüp tekrar tekrar dinledim. Single fikri ortaya çıkınca beni en çok etkileyen “Sev Diyemem”i bir an evvel paylaşmak istedim. Sebebi şarkının yapısının eski Türk Filmleri’nin hallerini naifliğini ve duygusunu taşıyan ve aynı zamanda yapıl olarak da eski Türk Filmleri’ndeki müzikleri andıran bir yapısı var. Bu bana çok özel geldi. Son zamanlarda coverlar dışında yapılmayan bir şey. Hatta dedim ki Gülşah’a da herkes bunu eski bir şarkının yeni versiyonu zannedecek. Bunu her yerde söylüyorum çünkü bu şarkı yeni bir şarkıdır ve bestecisine haksızlık olsun istemiyorum. Son dönem aranjör olarak Alper Erinç çok yetkin bir isimdir. Dolayısı ile bu parçayı özellikle onun aranje etmesini istedim. O da benim “dım tıs” dediğim re-mix versiyonlarını hazırladı. Açıkçası re-mixleri yapan kişiler müzisyen olmaları bence müzisyenlerinin yapmış olmasının getirdiği bir avantaj var çünkü içinde belli bir müzkalite yansıtıyor.
BİZ EMRE ALTUĞ’U PEK RE-MIX SEVMEZ BİLİRDİK …
Re-mix yapmamızın sebebi evet ben albümlerde tercih etmiyorum çünkü orkestra arkadaşlarımla müzik üretmeyi tercih ediyorum ama yazın gittiğim klublerde görüyorum ki şarkıların orijinal versiyonları dinlenmiyor ve şarkılar o çoşkunun içinde zayıf kalıyor dolayısı ile bizim re-mix versiyonlarına ihtiyacımı oluyor. Mert ali İçelli’nin “Çifte Kavrulmuş“ ve Alper Erinç’in ”Sev Diyemem”in aranjelerini yapmış olmaları benim için o parçaların re-mix versiyonlarını çabuk kabullenmemi sağladı çünkü dediğim gibi her iki versiyonda içinde müzikalite barındırıyor.
TEŞEKKÜR EDERİZ RÖPORTAJINIZ İÇİN.
Ben teşekkür ediyorum size ve ekibinize.